Fidelio ile Kurban Bayramı'nda Tuna Nehri (Uçaklı Paket) 2024

Vidin şehri, Bulgaristan’ın en kuzey-batı kısmında Tuna nehrinin Kara Deniz’e ulaşmak için yaptığı uzun yolculuğunun sonuna yaklaşırken büyük ve yavaş dönemeç yaptığı yerde bulunuyor.100 –metre kadar mesafede üç inancın dini anıtları yer alıyor. “Sveti Nikola” Hristiyan Kilisesi, Osman Pazvantoğlu camisi ve büyüklüğü açısından ülkemizde ikinci olan Yahudi Sinagogu yan yana yer alıyor. Vidin, Tuna parkı ile de meşhurdur.

 

Burası 100 km uzunluğunda,yüksek kayalıklar ve uçurumlarla çevrili vahşi bir tabiata sahip bir boğazdır. 1972 senesinde Yugoslav ve Romen mühendisleri tarafından yapılan Hidroelektrik ve Navigasyon sistemi sayesinde seyir tehlikesi bertaraf edilmiştir.Bu boğazın iki ucunda demir kapılar ve hidroelektrik istasyonlar bulunmaktadır. Bu boğazda bazı yerlerde derinlik 80 metreye ulaşmaktadır.

 

Belgrad mimari özellikleriyle Zagreb’e çok benziyor. Geniş caddeler, ihtişamlı binalar... Belgrad’ın kalbi Knez Mihailova bizim İstiklal Caddesi’ni andıran, trafiğe kapalı, şehrin kültür ve alışveriş merkezi olan, uzun bir cadde. Kalemegdanı Tuna ve Sava nehirlerinin birleştiği noktaya tepeden hakim, surlarla çevrilmiş bu geniş alanın içinde Türkler’den kalan bazı anıtlar var: Damat Ali Paşa Türbesi, Zindan Gate, Dizdar Tower , Sahat Tower gibi

 

Novi Sad Sırbistan'ın kuzeyinde, Voyvodina'nın merkezi olan şehirdir. Novi Sad ayrıca Voyvodina Hükümetine ve İl Genel Meclisine ev sahipliği yapmaktadır.19. yüzyılda şehir, Sırp kültür başkenti oldu. Takma adı Sırp Atinası dir. 19. yüzyılın sonunda ve 20. yüzyılın başında hemen hemen her Sırp romancı, şair, hukukçu ve gazeteci Novi Sad'da yaşamış veya çalışmıştır. Günümüzde, Novi Sad Sırbistan'ın ikinci kültür merkezidir.

 

Vukovar  Hırvatistan'ın doğusunda, Vuka ve Tuna nehirlerinin kesiştiği noktada yer alan Vukovar-Syrmia idari bölgesinin merkezi şehir. Ülkenin en büyük ırmak limanı konumundaki şehrin nüfusu 30.126 (2001) kişidir. Kent Bosna Savaşı'nda Sırpların saldırılarına sahne olmuştur.

 

Macaristan'ın güneyinde Baranya bölgesinde bulunan bir kasabadır. Roma İmparatorluğu döneminde Pannonia eyaletinde yer alan yerleşim, 6. ve 7. yüzyıllarda Avarlar egemenliğinde yer almıştır.  15. yüzyılda bir pazar kasabası olarak söz edilmektedir.İlk olarak Mohaç Muharebesi (1526) sonrasında fethedilen yerleşim, 1541 yılında Macaristan' ın ilhakı sonrasında kurulan Budin Eyaleti nin sancağı oldu. Mohaç Muharebesi (1687) sonrasında Habsburglar tarafından işgaline kadar Osmanlı hakimiyetinde kaldı.

 

Buda, Peşte ve Obuda şehirlerinin bir araya gelmesiyle oluşan Macaristan`ın başkenti Budapeşte, Tuna Nehri’nin iki kenarı boyunca uzanıyor. Şehrin siluetini oluşturan devasa yapıları, şehri ikiye bölen Tuna Nehri ve üzerindeki değişik tarzlardaki köprüleriyle, Orta Avrupa’da Prag’ın veya Viyana’nın gölgesinde kalmış ama en az onlar kadar mağrur duran, sevilesi, cana yakın bir şehir.

 

Buda, Peşte ve Obuda şehirlerinin bir araya gelmesiyle oluşan Macaristan`ın başkenti Budapeşte, Tuna Nehri’nin iki kenarı boyunca uzanıyor. Şehrin siluetini oluşturan devasa yapıları, şehri ikiye bölen Tuna Nehri ve üzerindeki değişik tarzlardaki köprüleriyle, Orta Avrupa’da Prag’ın veya Viyana’nın gölgesinde kalmış ama en az onlar kadar mağrur duran, sevilesi, cana yakın bir şehir.

 

Slovakya Cumhuriyetinin başkenti ve en büyük şehridir. Tuna Nehri kıyısında yer alan şehir hem Avusturya`ya hem de Macaristan`a sınırdır. Dünyada bu şekilde iki devlete sınırı olan sadece iki tane başkent vardır. Bratislava, Parlamentosu, devlet binaları, üniversiteleri, müzeleri ve tiyatroları ile Slovakya`nın siyasi ekonomik ve kültürel merkezidir. Slovaklar, Almanlar, Macarlar, Avustuyalılar, Çekler ve Yahudiler şehrin geçmişinde güçlü izler bırakmıştır. Kalesi ve sarayı şehrin en anlamlı ögelerinden. Saraydan Tuna nehrinin salınışını ve şehrin tüm tarihi çehresini görebilirsiniz.

 

Müziğin kalbine bir yolculuktur Viyana. Yola çıktığınız anda başlarsınız büyülenmeye. Yolun bir kenarında tüm ihtişamıyla Alp Dapları uzanır, diğer yanınızda göz alabildiğince yeşil. El değmemiş bembeyaz doruklar çarpar gözünüze...Şehire girdiğinizde bir masal ülkesiyle karşı karşıyasınızdır artık. Zamana direnen binaların arkasından balon etekli, perukalı, kireç yüzlü asilzadeler çıkacak sanırsınız.Viyana sanata, doğaya ve edebiyata aşık insanlar  için bir cennet adeta. Yeşillikler arasına saklanmış gizli bir bahçe gibi bu kent. Viyana’nın tarihi sokakları Ringstrasse denilen bir çember içerisinde kurulmuş. Görkemli belediye binası Rathaus, en eski üniversitelerden Viyana Üniversitesi, konukları arasında Kraliçe II. Elizabeth, Charlie Chaplin gibi ünlü isimlerin yer aldığı, inşaatında genç Hitler’in çalıştığı Hotel Imperial, ünlü posta binası Postsparkasse ile Avusturya Parlamento binası gibi şehrin çok önemli yapılarını bu rota üzerinde görebilirsiniz

 

Kahvaltıdan sonra, havaalanına transfer. 13.55 TK1886 nolu sefer sayılı uçuş ile İstanbul Havalimanı’na hareket. 17.15 İstanbul Havalimanı’na varış.